Kaynak: Şahin,
A., Kutlu, H.R., Görgülü, M. 2004. Organik Tavukçuluk: Organik Tarım
Prensiplerine Uygun Bakım ve Besleme ile Piliç Eti ve Yumurta Üretimi.
4.Zootekni Bilim Kongresi, 1-3 Eylül 2004, Isparta.
Özet: Organik tavukçuluk, tavukların beslenme ve
sağlık koruma önlemlerinde sentetik olarak üretilen besin ve kimyasal
maddelerin kullanılmamasını öngören, tavukların doğal davranış ve
fizyolojilerini rahatsız etmeyecek şekilde beslenme ve çevresel isteklerinin
karşılandığı bir tavukçuluk üretim sistemdir. Bu sistemde üretilen tavukçuluk
ürünleri, kalite kontrol ve standardizasyondan sonra ancak “organik tavukçuluk
ürünleri” olarak nitelendirilir.
Organik Tarım Standartlarına göre, uygun
bir şekilde organik tavukçuluk yapabilmek için, tavuk beslemede kullanılacak
yemlerin, tamamıyla organik tarım prensiplerine göre üretilen, iyi kalitede yem
ham maddelerini içermesi gerekmektedir. Sadece, organik bitkisel ürünlerin
uygun metotlarla işlenmesi sonucu elde edilen yan ürünler, organik tavuk
beslemede kullanılabilir. Sentetik renklendiriciler, antibiyotikler, büyümeyi
uyarıcı hormon ve benzeri yem katkı maddeleri, iştah açıcılar, üre, hayvansal
yan ürünler, saf amino asitler ve genetik olarak modifiye edilmiş yem
hammaddeleri veya mikroorganizmalar gibi suni yollardan sağlanan yem ve yem
katkı kaynakları organik tavuk beslemede kullanılmamalıdır. Bunun
yanında, vitamin, iz elementler ve diğer yem katkıları için alternatif
olarak tıbbi ve aromatik bitkilerin farklı kısımları veya bunların özütleri
gibi doğal kaynaklar kullanılmalıdır. Tavukların içme suları, sağlığa zararlı
kalıntı madde içermemeli ve sürekli olarak hayvanların tüketimlerine
sunulmalıdır. Tavuklara, organik tarıma dayalı bitkisel üretim sonucu
oluşturulan kümes etrafındaki mer’a alanlarında yeterli otlama imkanı
sunulmalıdır. Tavukların bir günlük yaştan itibaren organik yemle beslenmeleri
ve organik mer’adan da rotasyonlu olarak yararlanabilmeleri sağlanmalıdır.
Ayrıca, tavukların yemlenmelerinde kullanılacak ekipman ve barınak içi
yapılanma, hayvanların doğal davranış ve fizyolojilerini rahatsız etmeyecek
şekilde planlanmalıdır.
Organik piliç eti ve yumurta üretimi
için gereksinim duyulan hayvan kaynağı, civciv veya yarka olarak, organik
üretim yaptığı bilinen bir damızlık işletmeden veya organik üretim için kabul
edilebilir bir damızlıkçı işletmeden temin edilmelidir. Günlük yaşta etçi
civcivlerin 12 haftalık organik tarım standartlarına uygun bakım ve
besleme uygulamaları ile yaklaşık 3-4.5 civarında bir yemden yararlanma oranı
ile 2-3 kg pazarlanabilir canlı ağırlığa ulaşmaları hedeflenir. Günlük yaşta
temin edilen yumurtacı civciv veya daha ileri yaşta temin edilen yarkalar,
organik hayvan bakım ve besleme ilkelerine göre yapılacak büyütme ve yumurta
dönemi beslemesi ile 72 haftalık yaşa kadar yaklaşık 3 civarında bir yemden
yararlanma oranı ile tavuk başına 270 adet yumurta üretimi hedeflenir. Öte
yandan, organik yumurta üretiminde, konvensiyonel bir damızlıkçı işletmeden
temin edilen yarkaların ürettikleri yumurtalar, en az 6 haftalık bir
geçiş döneminden sonra “organik yumurta” olarak nitelendirilebilir.
Sonuçta; organik tarım kriterlerine göre elde edilecek tavukçuluk ürünleri ile
insanların daha sağlıklı ve güvenilir hayvansal gıdalarla beslenmeleri ve, ayrıca,
entansif üretime nazaran daha doğal koşullarda bakım ve beslenme ile
hayvanların fizyolojik olarak daha rahat olmaları beklenmektedir.
Giriş
Dünya tarımındaki bazı problemler
(aşırı tarımsal ürün üretim ve israfı, tarım sektöründeki ve
tüketicilerdeki gelir dağılımdaki dengesizlikler, ekolojinin pestisit ve diğer
kimyasal birikimlerden dolayı bozulması, sağlıklı ve güvenilir gıda
arayışları, kırsal kesimden yaşayanların sayısının giderek azalması, entansif
tarım kaynaklı hastalık riskleri gibi) organik tarım yönünde yasal
yapılanmalara ve bunların uygulamalarını zorunlu hale getirmiştir (Lampkin,
1990).
Organik tarım, toprak-bitki-hayvan
arasında karşılıklı bağımlılık esasına dayanan, toprağın organik maddesinin
iyileştirilmesi yanında bitki ve hayvanların beslenme gereksinmelerini
karşılanması ve neticede insanların çevre dostu bir üretimle sağlıklı ve
güvenilir şekilde beslenmelerine imkan tanıyan bir üretim faaliyetidir.
Başlangıçta, organik hayvancılığın maliyeti yüksek olsa da, “gelecek
nesillere daha sağlıklı ve yaşanabilir bir Dünya bırakmak” uğruna
yapılması gereken bir tarımsal faaliyettir. Konvensiyonel hayvancılığın en
yoğun bir şekilde uygulandığı tavukçuluk sektöründe de diğer tarım
faaliyetlerinde olduğu gibi insan ve çevre
dostu üretim metodlarının geliştirilmesine ve yaygınlaştırılmasına gereksinim
vardır. Organik tavukçuluk, tavukların beslenme ve sağlık koruma önlemlerinde
sentetik olarak üretilen besin ve kimyasal maddelerin kullanılmamasını öngören,
onların doğal davranış ve fizyolojilerini rahatsız etmeyecek şekilde beslenme
ve çevresel isteklerinin karşılandığı bir üretim sistemdir. Bu sistemde
üretilen tavukçuluk ürünleri (et, yumurta), kalite kontrol ve
standardizasyondan sonra ancak “organik tavukçuluk ürünleri” olarak nitelendirilir.
Bu bildiride; ulusal ve uluslararası yasa ve yönetmeliklere göre belirlenen
organik tarımın tavukçulukla olan kısımları hayvan besleme ve genel ziraat
bilgileri ışığında uygulanabilir tarzda özetlenmeye çalışılmıştır.
Organik
Tavukçuluğa Başlama
Organik tavukçuluk yapmak isteyen
müteşebbis öncelikle Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Ekolojik Tarım Komitesi (ETK)
tarafından çalışma izni verilen herhangi bir Kontrol ve/veya Sertifikasyon
kuruluşuna başvurur ve işletmesinden elde edeceği ürünlerin organik olarak
değerlendirebilmesi için gerekli çalışmanın yapılmasını talep eder. Kontrol
kuruluşu müteşebbisten istediği çeşitli bilgi ve belgeler yardımıyla başvurunun
organik üretim yapmaya uygun olup olmadığına karar verir ve bunu Ekolojik Tarım
Komitesi’ne bildirir. Kontrol kuruluşu, organik üretim yapmasını kabul ettiği
ve sözleşme yaptığı müteşebbisi “Geçiş süreci”ne alır, bu sürecin sonunda
yapılacak denetimlerle olumlu kanaat edinirse de müteşebbisin “Organik ürün
etiketi” kullanmasına izin verir. Organik tavukçuluğa başlayan işletmelerde
üretim süresince de hayvanların giriş ve çıkışı ile tüm tedavi uygulamaları
için detaylı ve düzenli kayıtların tutulma zorunluluğu vardır (Anonim,2002b).
Geçiş
süreci
Organik tavukçulukta geçiş süreci,
organik üretime başlanmasından ürünün organik olarak kabul edilmesine kadar
geçen süreç olup, sadece organik yumurta üretiminde kullanılacak yarkaların
organik olmayan bir işletmeden sağlanması durumunda bu süre 90 gündür (Anonim,
2004). Fakat, yasal yönetmeliklere göre bu süre 6 haftadır (Anonim, 2002b).
Kontrol ve/veya sertifikasyon kuruluşu geçiş sürecini kısaltabilir veya
uzatabilir ve bu durum gerekli sürenin yarısından fazla olamaz. Kontrol ve/veya
sertifikasyon kuruluşu kısaltma veya uzatma gerekçesini dönem raporunda
komiteye bildirir. Etlik piliç üretiminde piliçlerin organik olarak
nitelendirilmesi için günlük yaştan (en fazla 3 günlük yaştan) 10 hafta
boyunca organik olarak yetiştirilmeleri gerekmektedir (Anonim, 2002b).
Tavukların otlamasında kullanılacak
organik mer’a tesisi ve organik yem üretimi için yapılacak bitkisel
üretim için geçiş süreci, tek yıllık bitkilerde 2 yıl, çok yıllık bitkilerde 3
yıldır. Tek yıllık kültürlerde ekim tarihi, çok yıllık kültürlerde hasat tarihi
gözönüne alınır (Anonim, 2002b).
Arazi
Arazi seçimi ve kullanımında öncelikli
kriter, üretilmesi öngörülen organik tavuk ürünlerinin
miktarı, hayvan sayısı ve organik yemin işletme içinden veya dışarıdan temin
edilip edilmeyeceğidir. Arazi topografyası yem materyali için yapılacak
bitkisel üretime cevap verecek şekilde sulanabilir (mısır ve soya tarımı için)
nitelikte olması, toprak işlemenin, bitki beslemenin ve bitki korumanın organik
tarım esaslarına göre yapılması zorunluluğu vardır. İdeal olan aynı arazi
parçasında organik tavukçuluğu bitkisel ve hayvansal üretimin entegrasyonu ile
yapmak olup, böylece daha az işletme dışından girdi kullanımı mümkün olacaktır.
Genel olarak, 1000 adet tavuk kapasiteli organik yumurta tavukçuluğu
işletmesine organik yem sağlamak için, 15-20 dekar organik mer’a ya ilave
olarak; dane yem üretmek için yaklaşık 70 dekar araziye gereksinim vardır
(Lampkin, 1990). Bunun yanında, organik bitkisel üretimde ve mer’a tesisinde,
toprağın yapısı, seçilen bitki çeşitleri, bitki beslemedeki
yöntemler, üretim yoğunluğu ve planlaması (et, yumurta veya
yumurta-et) ve arazinin etkin kullanımı gibi unsurlar arazi
alanının tespitinde önemli faktörlerdendir. Arazide (mer’a) kimyasal gübreleme
ve mücadele yapılmamış olmalıdır. Mer’a tesisi için, üçgül + festuka + brom karışımının
ekimi iklim ve arazi koşullarına bağlı olarak önerilebilir.
Hayvan
Kaynağı
Organik piliç eti ve yumurta üretimi
için gereksinim duyulan hayvan kaynağı, civciv veya yarka olarak, organik
üretim yaptığı bilinen bir damızlık işletmeden veya organik üretim için kabul
edilebilir bir damızlıkçı işletmeden (salmonella riski olmayan) temin
edilmelidir. Genetik olarak modifiye edilmiş hayvanlar organik üretimde hayvan
kaynağı olarak kullanılamaz. Etlik civcivler günlük yaşta; yumurtacı yarkalar
ise 16 haftalık yaşta olmalıdır (Lampkin, 1997). Civcivler en geç üç
günlük yaşta, yarkalar ise en geç 18 haftalık yaşta konvensiyonel
işletmeden sağlanabilir (Anonim, 2002 a,b).
Hayvan kaynağı olarak, damızlık ebeveyn
işletmelerden sağlanacak ticari hibritler kullanılabilir, fakat yapılan organik
hayvancılığın sürdürülebilir olması için, uygun genotip kullanımı ve ırk
seçiminde genetik yapı farklılığının dikkate alınması ve bu genetik yapının
erozyona uğramamasına özen gösterilmelidir.
Bakım
ve yetiştirme işleri
Kümesler,
tavuklara yeterli temiz hava ve gün ışığı sağlayarak, ekstrem hava
koşullarından onları koruyacak şekilde inşa edilmeli, kullanılan yapı
materyalleri ve üretim ekipmanları, hayvan ve insan sağlığına zarar verici
nitelikte olmamalıdır. Barınaklar şekilleri ve boyutları bakımından hayvanların
doğal davranışlarını göstermelerine olanak sağlamalıdır. Et tavuğu için;
barınak içi alan 10 tavuk/m2 yada 21 kg canlı ağırlık/m2olmasına
rağmen barınak dışı alan 4 m2 için 1 tavuk hesap edilir. Yumurta tavuğu için,
barınak içinde 6 tavuk/m2 olmasına rağmen barınak dışı alan 4 m2 için
1 tavuk hesap edilir (Anonim, 2002b). Barınak içi alanda yeterli ölçüde
ve sayıda, yemlik, suluk, tünek (tavuk başına 18 cm2),
folluk (tavuk başına 120 cm2) altlıklı dolaşım alanı (iç alanın 1/3’ü, imkan
varsa kum havuzu) bulunmalıdır (Lampkin, 1997; Anonim, 2002b). Kümes
dışında da yemleme yöntemine göre değişmekle birlikte yeterli sayıda yemlik,
suluk, yem (dane) serpitici, kum havuzu, gölgelik veya sundurma olmalıdır.
Etlik piliç barınaklarında 4800, yumurta
tavuğu barınakların da ise 3000 adetten fazla hayvan barındırılmamalıdır
(Anonim, 2002b).
Kümeslerde tavuklara temiz ve kuru
altlık materyali sağlanmalıdır.Tavukların altlıklarını eşeceği ve kısmen
tüketebileceğini dikkate alarak; altlık materyalinin de organik kaynaklardan
sağlanması önerilmektedir (Anonim, 1992).
Tavukları vahşi hayvanlardan korumak
için elektrikli çit ile kümesin çevresi veya kümesin ortada bulunduğu mer’a
alanının etrafı çevrilmelidir (Lampkin, 1990). Barınakta hayvanın
yaşına uygun bir sıcaklık, havalandırma ve hava hareketi sağlanmalıdır
(Mutaf ve ark., 2001). Barınak, hayvanların sakatlanma ve zarar görme riskini
en düşük düzeye indirmelidir. Hastalık riskini ve parazit döngüsünü azaltmak
için uygun bir gübrelik yöntemi yapılmalı, besin madde döngüsünün
optimizasyonu, toprak ve su kirliliği en aza indirilmelidir (Anonim, 1998).
Organik tavukçuluk işletmelerinde,
sürünün büyümesi çevre kirliliğine yol açmamalı, yani hayvan sayısına bağlı
olarak artan gübre miktarı işletmenin kullanılan tarımsal alanında nitrat
kirliliğine neden olmamalıdır. Bu nedenle, tarımsal alanda biriken azot
miktarı, yılda hektar başına 170 kg’ı aşmamalı, bunun için hektar başına
barındırılacak hayvan sayıları et tavukları için 580, yumurta tavukları için
ise 230′u aşmamalıdır (Anonim, 2002b). Hayvan sayısının artması durumunda
artan gübre miktarı başka işletmelerde organik tavuk gübresi olarak
değerlendirelebilir.
Eğer kümeste yapay aydınlatma
kullanılacaksa doğal ve yapay aydınlatma kombinasyonu günde 16 saati
geçmemelidir (Anonim, 1998).
Tavukların normal doğal davranımlarını
gösterebilmeleri için, 100-200’lük gruplar halinde (Lampkin, 1990), en fazla
250’lik (Mutaf ve ark., 2001) gruplar halinde barınmalarına imkan tanınmalıdır.
Tavuklar kafeste barındırılmamalıdır (Anonim,1998).
Üreticiler aldıkları sattıkları her tür
hayvanın kayıtlarını tutmalıdır.Üreticiler hayvanları için satın aldıkları ve
kullandıkları her tür yemi, ilaç uygulamalarını, başlama ve bitiş tarihleri
itibariyle kaydetmelidirler.Üreticiler yaptıkları üretimle ilgili kayıtlarını
en az 5 yıl saklamakla yükümlüdürler (Anonim, 1998).
Yemler
ve hayvan besleme
Organik tavuk beslemede yem materyali
olarak, organik bitkisel üretim kurallarına göre elde edilen yem materyalleri
yanında, hayvansal kaynaklı organik veya konvensiyonel olarak üretilen süt ve
süt ürünleri ile okyanus kaynaklı balık, diğer deniz hayvanları, bunların yan
ürünleri kullanılabilir. Fakat, kesimhane yan ürünleri, hayvansal yağlar yem kaynağı
olarak kullanılamaz (Anonim, 2002b). Tavuk yemi, genetik yapısı değiştirilmiş
mikroorganizma ve yem maddeleri ile insan ve hayvan sağlığı açısından
yasaklanan katkıları içermemelidir. Organik olmayan ve sınırlı düzeyde
kullanımına izin verilen bir kısım katkı maddelerini (vitamin ve mineral
preparatları) içerebilir (Anonim, 1992). Yem hammadeleri sentetik kimyasal
gübre ve tarım ilacı kalıntıları içermemelidir.
Protein kaynağı yağlı tohumlu küspe
kaynakları, üretimleri ve işlenmeleri aşamasında kimyasal solventler ile
muamele edilmiş olmamalıdır (Anonim, 2002b). Yem hammaddelerinin öğütülmesi
yada kırılması esnasında kullanılan ekipman ve aletler kimyasal maddelerle
bulaşık olmamalıdır. Yemlerin depolama şartları iklime göre değişken
olduğundan, yem materyalleri soğuk, kuru direkt güneş
ışığı görmeyen depoda depolanmalıdır.
Organik piliç yemi, etlik piliçe sağlık,
genotipine özgü canlı ağırlık artışı ve yemden yararlanma ile
pazarlanabilir özellikte karkas sağlamalıdır. Organik yumurta yemi,
yumurta tavuğuna sağlık, iyi yumurtalama, orta (istenilen)
büyüklükte yumurta yumurtlama, iyi kaliteli yumurta sarısı ve kabuk
kalınlığı sağlamalıdır.
Yem ham maddeleri aynı işletmeden veya
aynı bölgeden olmasına özen gösterilmelidir. Tavukların besin madde
ihtiyaçlarının yaklaşık %20-30’si organik mer’ada karşılayabileceği
dikkate alınarak yem formülasyonunda gerekli düzeltmeler yapılabilir.
Hazırlanacak karma yem, tavukların besin
madde gereksinimlerine göre dengelenmeli, sadece organik tarımsal ürün endüstrisinin
yan ürünleri yem katkısı olarak kullanılmalı, sentetik renklendirici maddeler
kullanılmamalıdır.
Organik yem üretiminin yetersiz kaldığı
ekstrem hava koşulları gibi durumlarda, tavukların rasyonlarında, önerilen
sınırlamalardan istisna olarak, ülkelerin ilgili makamları belirli bir bölgede,
kısa bir süre için daha yüksek oranda konvansiyonel yem kullanımına izin
verebilir. T.C. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Yönetmeliği 2002’ye göre de, bu
oranın % 40’a kadar artırılabileceği şeklinde bildirilmektedir. Sadece
mer’aların yetersiz olduğu durumlarda ise, toplam günlük rasyonun KM’sinde izin
verilen konvansiyonel yem tüketimi en fazla % 25’dir. Ayrıca ilgili
makamlar, günlük rasyonlarda geçiş sürecinde olan yemlerin %30 oranına
kadar, bu süreçte yemler aynı işletmeden sağlandığı taktirde %60 oranına kadar
kullanımına müsaade edebilir.
Tahıllar etlik piliç karma yemine % 65
oranında girmelidir. Bu hayvanların günlük besin madde ihtiyaçlarının
karşılanmasında taze ot, silaj veya kuru ot gibi kaba yemler de kullanılabilir
(Anonim, 2002b).
Tavuk karma yemi; üre, büyüme
uyarıcıları, hormon, antibiyotik ve koksidiyostat içermemelidir. Bunun
yanısıra, probiyotik, enzim, organik asitler, tahıl kırıntıları, melas ve tuzun
kullanılmalarına izin verilmektedir. Yem koruyucusu olarak; bakteri ve
enzimler, gıda endüstrisi yan ürünleri, bitkisel kaynaklı ürünler kullanılır,
sentetik koruyucular özel iklim şartlarında kullanılır. Sertifika kuruluşu
doğal yada doğal olmayan asetik asit, formik asit, propiyonik asit, vitamin ve
minerallerin kullanılacağı şartları belirler. Hazırlanacak karma yemde mutlaka
vitaminler, mineraller, protein, ve/veya amino asitler ve esensiyel yağ
asitleri bulunmalıdır. Yeşil otları tüketecek olan tavuklar başta b-karoten
olmak üzere bir çok vitamin gereksinimleri de karşılayabileceklerdir. Ayrıca,
karma yemin içine yulaf, keten tohumu ilave ederek tavukların bağışıklık
sistemleri de geliştirilebilir (Anonim, 2002a).
Organik olarak elde edilen pamuk tohumu
küspesi tavuk rasyonlarının %10’nunu aşmamalı ve damızlık yumurtacılarda
rasyonun %5’ni aşmamalıdır. Tavuk rasyonlarında PTK kullanıldığında,
ayrıca rasyone ek olarak lisin ve metionin kaynağı eklenmelidir. Fakat,
organik tarım kriterlerine göre sentetik saf amino asitlerin kullanımı
yasaklanmıştır (Anonim, 2000a,2002a).
Yeme katılan vitamin ve mineral
kaynakları doğal olmalıdır. Vitamin kaynağı olarak filizlendirilmiş tohumlar,
bira mayası gibi, mineral kaynağı olarak da kireç taşı, mermer tozu, su yosunu
gibi kaynaklar kullanılmalıdır. Sınırlı düzeyde kalmak şartı ile organik
olmayan vitamin ve mineral prearatları da organik hayvansal üretim içinde
kullanılabilinir (Anonim, 1992). Karma yem içinde, DCP, MCP, MAP (mono
amonyum fosfat) gibi sanayi ürünü mineraller ve yine sanayi ürünü vitaminlerin
kullanımı sınırlı düzeyde tutulmalıdır. Nilsen ve ark (2004) broyler
bitirme yemine %0.3 oranında ilave ettikleri ekmek mayası ile, ilave edilmesi
gereken vitamin+mineral premixi’nin 2/3 ‘nün karşılayacabileceğini
saptamışlardır. Bunun yanında %1 yeme formik asit ilavesinin broyler
yemilerinde kullanılan antibiyotik olan avilamycin’e eşdeğer olabileceği tespit
edilmiştir (Garlia ve ark., 2004).
Tıbbi ve aromatik bitkilerin farklı
kısımları ve ekstratları toksik etkileri olmadığının belirlenmesinden sonra yem
katkısı olarak kullanılmalıdır: Antikoksidiyal olarak; Holerrhena
antidysentrica + Berberis aristata + Embelia ribes + Acorus calamus karışımı
(Misra, 1993), Pulsatilla koreana ve Sophora flavescens kökü,
Quisqualis indica meyvası ile Artemisia annua ve Polygonum aviculare’nın tüm
vejetatif aksanı (ByeungGie, 1995) kullanılmıştır. Saini ve ark (2004a,b)
Oregano’ dan sağlanan esensiyal yağları Necrotic enteritise karşı olduğu
gibi antikoksidiyal amaçlı olarak da kullanmışlardır. Newcastle hastalığına
karşı; Aglaia elaegrioidea + Zingiber capitatum + Cassia fistula + Acacia
raddiana karışımı (Singh ve ark., 1994) kullanılmıştır. Performans
arttıcı ve yumurtada kolesterol düşürücü olarak; Yucca schidigera tozu (Malecki
ve ark., 1995; Kutlu ve ark., 1998, 2001) kullanılmıştır. Renklendirici
olarak; kadife çiçeği ve kımızı biber exstratını (Kırkpınar ve Erkek,
1997) kullanılmıştır. Anabolizan olarak; Peganum harmala yağı
(Yaqeen ve ark., 1999) ve kalsinogenik olarak; Solanum malacoxylon, Cestrum
diurnum, Trisetum flavescens and Nierembergia veitchii) ekstarktları (Mello ve
Habermehl, 1995) kullanımlarına ilişkin literatür bilgilerine ulaşılabilir.
Ayrıca, daha ileri biyokimyasal çalışmalardan sonra Ferula eleaochytris
(çakşır) tozunun anabolik etkisinin (Şahin ve ark., 2004) olup olmadığı
anlaşılacaktır.
Yukaridaki ve benzeri
çalışmalardan elde edilen sonuçları uluslararası ilaç firmaları
değerlendirerek çok sayıda farklı isimlerde “doğal katkılar” elde
etmişler ve bunlar tavukçuluk endüstrisinde kullanılmaktadır. Bunlar, elde
ediliş yöntemlerindeki metodlar ve taşıyıcı solusyonlarının özellikleri
dikkate alınarak kullanılabilir.
Karma yemlerin hazırlanmasında
tavukların besin madde gereksinimleri yanında, organik yem materyalinin organik
üretimden kaynaklanan yeni besin madde içeriklerinin dikkate alınarak yem
tabloları organik yem analizleri geliştirilmelidir. Tavukların besin madde
gereksinimleri dikkate alınarak Pearson Kare, deneme–yanılma veya hazırlanmış
hazır paket programları kullanılarak işletme için özel karma
yem, mevcut organik yem materyallerine göre hazırlanabilir. Organik
sertifikalı örnek tavuk yemleri Çizelge 1’de verilmiştir.
Çizelge 1. Örnek organik tavuk yemleri
(organik soya ve mısıra dayalı sertifikalı yemler (Anonim, 2002b)
Etlik piliç büyütme yemi (3- 8 haftalık yaş )
Ham
protein
Minimum %19.00
Lisin
Minimum %1.08
Metionin
Minimum %0.45
Ham
yağ
Minimum %3.00
Ham
selüloz Minimum
%4.00
Ca
Minimum % 0.90 Max. %1.20
P
Minimum %0.70
Tuz
Minimum %0.20 Max. %0.50
Etçi damızlık yarka yemi (12-16 haftalık yaş)
Ham
protein
Minimum %16.00
Lisin
Minimum %0.60
Metionin
Minimum %0.31
Ham
yağ
Minimum %3.00
Ham
selüloz
Minimum %4.00
Ca
Minimum % 0.90 Max. %1.20
P
Minimum %0.60
Tuz
Minimum %0.20 Max. %0.50
Erken dönem yumurta tavuğu yemi (16-40 haftalık yaş)
Ham
protein Minimum
%17.00
Lisin
Minimum %0.90
Metionin
Minimum %0.43
Ham
yağ
Minimum %2.50
Ham
selüloz
Minimum % 4.00
Ca
Minimum %3.60 Max. %4.30
P
Minimum %0.60
Tuz
Minimum %0.20 Max.
%0.50
Organik tavuk yemi hazırlamak
için; %50 oranında tahıl karışımı (buğday, tritikale, mısır, arpa)
ile %35 oranında expeller soya fasulyesi ile ayçiçeği küspesi, % 5 yonca unu ve
%10 oranında mineral + premix kullanımı ile %16 ham protein ve 2400 Kcal ME
içeriğine ulaşılabilir. Etlik piliç yemi hazırlamak için ise; %50 tahıl
karışımı ve %44 expeller ayçiçeği ve soya fasulyesi küspeleri ile
%2 mısır gluten yemi, %1 bitkisel yağ ve %3 oranında mineral ve premix kaynağı
ile yaklaşık %20 ham protein ve 2900 Kcal ME içeriğine ulaşılabilir. Fakat,
hazırlanacak yumurta yeminde metionin içeriği %0.3’dan az olmamalı, etlik piliç
yeminde de lisin içeriği %1’den az olmamalıdır (Zollitsch ve Baumung, 2004).
Birim organik karma yemde (kg)
bulunması gereken metabolik enerji değeri, NRC(1994) standartlarında
belirlenen tablo değerlerinden küçüktür. Bunun sebebi,
serbest dolaşım ve organik mer’a da otlatım ile tavuğun bu enerji açığını
daha doğal yollardan sağlanmasını teşvik içindir. Zira, tavukların isteğe bağlı
yem tüketimlerinin kontrolü, yemlerin enerji içeriği ile doğrudan ilgilidir.
Hayvanlar %100 iyi kaliteli organik
yemle beslenmelidir. Yemlerinin tümünü organik üretimden sağlayamayan üreticilere,
özel zaman sınırlamaları ve şartlarında en fazla tavukların yıllık kurumadde
tüketiminin ancak %15’i kadar konvansiyonel yem kullanılabilir (Anonim, 2004).
Zorunlu durumlarda; sırasıyla, önce sertifikalı organik yemleri, henüz
sertifikalanmamış organik yemleri, 2 yıldır organik üretim yapan çiftliklerden
alınan yemleri, 1 yıldır organik üretim yapan çiftliklerden alınan yemleri ve
son çare olarak da konvensiyonel yemler kullanılmalıdırlar (Anonim, 1994).
Tavuklara sunulan yem, onların doğal yem
yeme davranışlarını sergilemesine yardımcı olacak formda ve
sindirim ihtiyaçlarını karşılayacak nitelik ve nicelikte olmalıdır.
Tavuklara 10mg/L düzeyinden daha az
nitrat içeren içme su verilmelidir (Anonim, 1998).
Tavuklar kesinlikle aç ve susuz
bırakılmamalı, yeterli yemlik ve suluk uzunluğuna sahip yemlik ve suluklarla
kümes içi ve gerekirse kümes dışı donatılmalıdır. Tavuklara sunulan karma
yem, hayvanın tüm besin madde gereksinimini karşılar nitelikte olmalıdır (ad
lib). Fakat, organik tavuk çiftliğinde, organik tarımın gereği tüm besin
maddelerini aynı yemle tavuğa sunmak, pratikte işletmenin dışa bağımlılığını
arttırarak karlı olmasını güçlendireceği göz ardı edilmemelidir. Tavuklar
serbest dolaşımda seçmeli olarak besin madde gereksinimlerinin yaklaşık
%20-30’nu organik mer’a dan karşılayabilirler. Karma yemin yanında
seçmeli olarak, daneler (buğdaygil ve baklagil) ve mineral kaynaklarından
hayvanın kendi yemini kendilerinin yapmalarına imkan tanınabilir. Tavuklar
diğer çiftlik hayvanları gibi kendi yemlerini kendileri formüle etme
yeteğine sahiptirler (Forbes, 1995). Zira, sıcaklık stresine maruz
bırakılan broyler civcivler vitamin C ekli yemi doğru seçme yeteneği
göstermişlerdir (Kutlu ve Forbes, 1993).
Performans
verileri
Kristensen (1996), Danimarka’da yaptığı
bir çalışmada ticari organik tavukçuluk işletmelerinde (2214, 2445, 3899 ve
4634 tavuk kapasiteli) tavuk başına yıllık yumurta üretimini 207-277 adet,
ortalama yumurta ağırlığını 60-66 g, yumurtalama oranını %67-81 arasında ve
yemden yararlama oranını 2.9-3.1 arasında değiştiğini saptamıştır.
Lampkin(1997)’nin yaptığı hesaplamalara göre; organik olarak yetiştirilen
tavuklar 72.haftaya kadar üretecekleri yumurtanın 270 adet ve kg yumurta
ağırlığı için tüketilecek yemi 2.95’dir. Bu rakamlar Danimarka Tavukçuluk
Konseyinin verdiği rakamlara benzerlik göstermektedir. Danimarka’da organik
yumurta üretimi ile konvensiyonel yumurta üretimi performans ve fiyatlandırma
bakımından Çizelge 2’de karşılaştırılmıştır.
Organik yumurtacı tavuk ve broyler
piliçlerinin kümes içi ve dışındaki davranımları Şekil 1-4 ‘de verilmiştir.
Çizelge 2. Danimarka’da Kafeste Yumurta
Tavukçuluğu ile Organik Yumurta Tavukçuluğunun Karşılaştırılması (Hermansen ve
Horsted, 2004).
Parametre
|
Konvensiyonel
|
(kafes sisteminde beyaz
yumurtacı)Organik
(kahverengi yumurtacı)Yem tüketimi,
g/ tavuk112131Yumurtlama oranı,%8774Ölüm
Oranı, %515Yemden yararlanma,
kg yem:kg yumurta2.072.811 kg yumurta
fiatı, DKK5.8914.21
DKK: Danimarka para birimi
Olsen ve Rossiter (2001) taşınabilir
barınaklar (3×4 m) kullanarak yaptıkları organik piliç üretiminde; 100
Cornish Rock hattı broyler civcivleri yonca-çayır tarlasında
rotasyonlu olarak günlük dolaşımına izin vermişler ve organik mısırın da aynı
işletmeden fakat soya küspesinin dışarıdan satın alarak kullanmaları durumunda,
işletmede piliç başına yem maliyetini 1.30 $ arasında olduğunu ve broylerlerin
81.günün sonunda 3.23 kg canlı ağırlığa ulaştığını saptamışlardır. Lampkin
(1997) Lewis ve ark(1997)’nın datalarını kullanarak; 81.gün kesim yaşına göre
broyler piliçlerin 2.75 kg canlı ağırlığa (toplam 12.4 kg yem tüketimi ve 4.5
yemden yararlanma oranı) ulaşacaklarını hesaplamıştır.
Ürün
etiketlendirme
Organik olarak elde edilecek tavuk eti
veya yumurtanın etiketi üzerinde organik üretim metodunun yapıldığını T.C Tarım
ve Köyişleri Bakanlığının yada ilgili sertifika veren kuruluşun onayladığı
belirtilmelidir.Bunun yanında, ilgili organik ürünün üretilmesinde kullanılan
yem kaynağının % kaç organik orijinli olduğu (en az %95 i organik orijinli
olmalı) ham madde esasına göre belirtilmelidir. Eğer ürün tam organik olarak
henüz üretilmiyorsa, etiket üzerinde “organik üretime geçiş ürünü” olduğu net
olarak belirtilmelidir. Ürün üzerinde sertifika veren kuruluş ve organik ürün logosu
(Anonim, 2002b) bulunmalıdır.
Sonuç
Organik tavukçulukta, organik bir
sürünün oluşturulması ve tavukların sağlığını organik bir yetiştirme ve besleme
ile korumak suretiyle sağlıklı hayvanlardan sağlıklı ürünlerin elde edilmesi
amaçlanmaktadır (Şayan ve Polat, 2001). Sonuçta; organik tarım kriterlerine
göre elde edilecek tavukçuluk ürünleri ile insanların daha sağlıklı ve
güvenilir hayvansal gıdalarla beslenmeleri ve, ayrıca, entansif üretime nazaran
daha doğal koşullarda bakım ve beslenme ile hayvanların fizyolojik olarak daha
rahat olmaları beklenmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder