BURUN BOŞLUĞU
YANGILARI
Burun
boşluğu yangıları rinitis diye tanımlanır. Yine çok sistemik enfeksiyonlarda
burun etkilenir. Rinitis akut veya kronik olabilir. Bu yangılarda eksudat
karakterizedir. Yine bunlarda serözden nekrotiğe kadar, granülömatöze kadar
yangının karakteri değişir, bunlar birbirine geçişli olur. Başlangıçta pyonöz
olup, daha sonra irinliye kadar dönebilir. Bunun dışında yangılar sonucunda
olduğu bilinen polipler, nazal polipler sözkonusudur. Bu nazal polipler
insanlarda da karşılaşılan bir durumdur. Yani allerjik hastalıklar yada kronik
rinitislerin sonucu olduğu düşünülür. Atlarda ruamda onun dışında diğer bir çok
bakteriyel enfeksiyonda görülür.
Birde
polipler vardı. Nazal polipler. Bu polipler zaman zaman timuslara kadar
uzanabilirler. Bunlar bazen hava yollarını tıkayarak solunum güçlüklerine neden
olabilirler. Sinüzitis, rinitis şeklinde yangıya yol açarlar. İki tip nazal
polip biliyoruz. Atlarda hemorajik karakterde nazal polip var, birde kedilerde
nazofarinks polipleri vardır. Kedilerde görülen hayvanlar arasında en yaygın olanıdır.
Bunun dışında koyunlarda, sığırlarda veya köpeklerde de bazen polipler
karşımıza çıkabilir. Nazal polipin yapısında hiperplastik bir epitel vardır.
Oldukça yağlıdır. Mikromatöz bir stroması vardır. Polipler yumuşak kıvamlı bir özelliktedir.
Allerjik
rinitislerden söz edebiliriz. İnsanlardaki karşılığı saman nezlesidir. Allerjik
olaylar biliyorsunuz bahar aylarında çam veya çimen allerjisi gibi aksılık
tıksılık ile seyreder. Baş sallama bazen burun akıntısı ile seyredebilir. Bu
allerjik rinitisleri nasıl tanımlarız? Burun akıntısından bir smear yapıp
içinde eozinofilleri yaygın bir şekilde görürüz ve birde kortizon tedavisine
cevap veriyorsa bu büyük oranda allerjik rinitistir. Allerjik rinitis
ilerlediği zaman nazal granulomlar şekillenir yada granülomatöz tarzda burun
mukozasında metaplastik epitelle döşeli katman vardır. Sığırlarda bu nazal
granulomlar diğer hayvalara göre daha sık görülür. Bunun nedeni de allerjiye
yol açan mantarlardır. Nazal granulomların içerisinde de eozinofil lokösitleri
görmek mümkündür.
Granülomatöz
rinitisler bu nazal granulomlardan farklı olarak birçok mantar ve bakteri
enfeksiyonlarında granulomatöz tarz rinitis tablosu ile başlar. Aspergillus
mantarlar içerisinde en yaygın olanıdır, bunu köpeklerde görürüz. Kedilerde cryptococcus
neoforma görülür. Bu kediler için ayrı bir özellik taşır. Aktinomiköz,
zigomitotik rinitislerde görülür. Zigomitotikler biliyorsunuz absidia rumen
mantarlarından köken alır. Atlarda ve sığırlarda çok bilinen rinosporidiozis
vardır. Bu da bir mantar türüdür. Burun mukozasında aşırı kalınlaşma ile
karakterizedir. Ülkemizde görüldüğüne dair bir bilgi yok ama yine uzakdoğuda özellikle
liteatürlerde çok yaygın bir mantar türüdür.
DOMUZLARIN
İNKLÜZYON CİSİMCİKLİ RİNİTİSİ
Daha
çok herpesvirüslar meydana getirir. Domuzlarda burun mukozasında kalınlaşma
yapar. Dev inklüzyonlar yaparlar. Bu dev inklüzyonlar oldukça karakterizedir,
4’lük büyütmede bile görülebilir. İnsanlarda veya farelerde görülen stogmegali
enfeksiyonlarla benzer vazojenik inkluzyonlar yaparlar.
DOMUZLARIN
ATROFİK RİNİTİSİ
Domuzların bir hastalığıdır. Bu hastalık
nazal turbinataların distorsiyonu yada ilerlemiş olgularda burun kısalması ile
karakterizedir. Bu hastalığın patogenezinde pasterolla multocida tipD toksini
dermonekrotiktir. Deride nekroz yapar. Deneysel olarak bu toksinle domuzlarda
bu hastalık oluşturulmuştur. Bu etken daha çok konka kıkırdağının atrofisine
yol açar. Özellikle osteoblast, kemiklerin osteoblast aktivitesini gölgelerken
osteoklastik aktivitesini uyarır. Bu da burun dokusunda kemik çatısı, kıkırdak
çatısında tamamen diffuz bir özellik arz etmediğinden kimi bölgeler normal
kalır, kimi bölgeler kısalır, hipertrofiye uğrayabilir, atrofiye uğrayabilir.
Bu da konkaların düzensiz olarak bir
yapı kazanmasına neden olur. Bu hayvanlarda solunum güçlüğüne yol açar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder