Gangrenli
yada gangrenöz pnömoni; çoğunlukla nekrozun ön planda olduğu ve diğer
pnömoniler başta supuratif bronkopnömoniler olmak üzere, bunların komplikasyonu
olarak karşımıza çıkar. Putrefaktif ve saprofit aktive olarak bu tip gangrenli
lezyonlara yol açabilir. Yabancı cisimlerin aspirasyonu yani putrefaktif
etkenleri içinde bulunduran ya da kokuşma bakterilerini içinde bulunduran
yabancı cisimler, akciğer dokusuna yayılarak gangrenli pnömonilere neden
olurlar. Bu tip pnömonilerde bazen komplikasyon olabilir. Kötü kokulu akciğer,
göğüs boşluğu empiyemleri ve göğüs boşluğunda irin toplanması da
şekillenebilir.
Aspirasyon
pnömonisi de, yabancı cisimlerin solunum yolu ile alınmasıyla meydana gelir.
Buna biz daha çok buzağılarda entansif buza yetiştiriciliğinde bazen kova ile
süt verilmesinde rastlarız. Bazen beyaz kas hastalıklı hayvanlarda, yutkunma
refleksinin bozuk olması ya da veteriner hekimlerin ve hayvan sahiplerinin, bir
ilaç içirirken hayvanın dilini tutup, zorla içirme sırasında akciğere kaçarak
aspirasyon pnömonisine yol açar. Genel de içinde bakterilerin olup olmamasına
göre lezyonlar irinli olabilir. Putrefaktif hale de gelebilir. Tüm akciğeri
kaplayabilir. Aspirasyon pnömonisinin diğer bir formu da Lipid Pnömonidir. Bu
tip pnömoni yağlı maddelerin, bitkisel ya da hayvansal kökenli olabilir,
bunların aspire edilmesiyle oluşur. Lipidin bitkisel olanları yani bitkisel
yağlar genellikle fazla irritan değildir. Hayvansal olanlar, yani tereyağ gibi
erimiş olanlar daha irritandır. Şiddetli gangrenli ponömonilere yol açabilir.
Yalnız bazı endojen lipid pnömonilerle karıştırılmaması gerekir. Endojen olarak
da bazen lipid pnömopnileri biz daha çok köpek ve kemirgenler de görürüz. Bu
daha çok yüksek yağ içeriği ile beslenen, yüksek kolesterol içeren yemlerle
beslenen hayvanlar da endojen lipid pnömoni dediğimiz, köpük hücreleri ile
karakterize lezyonlardır.
Üremik
Pnömoniler
Böbrek
yetmezliği olan, nefrotik sendromlu hayvanlar da üremi, kanda üre yükseldiği
zaman akciğer kapillar damarlarında hasar meydana getirir. Buna bağlı olarak
intersitisyel dokularda ödem ve sonucunda bir pnömoni gelişebilir. Üremilerde
kan kalsiyum seviyesi yükselir ve kalsiyum yumuşak dokularda metastatik tarzda
kalsifiye olur. Bunların başında akciğer gelir. Akciğer üzerinde küçük tebeşir
tozu serpilmiş tarzda, sert, toplu iğne başından daha büyük olmak üzere
kalsifiye alanlar ile karakterizedir.
Granülomatöz
Pnömoniler
Bu
pnömoniler daha çok hayvanlarda, tüberküloz ve mantar enfeksiyonları gibi
hastalıkların göstergesidir. Akciğerde yaygın
belli bir lokalizasyon yok ama genelde dissemine, tüm akciğere yayılmış
halde, küçük odaklarla karakterize granülomatöz pnömoniye yol açar. Mantarlar
içinde histoplazmalar, kriptococcuslar, plastomicesler yer alır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder