19 Haziran 2012 Salı

Medikal Biyoloji - Vitaminler


VİTAMİNLER
         Hücrelerin normal metabolizması için gerekli organik maddelerdir.
         Organizmaya doğal besin kaynaklarından alınırlar.
         Vitaminlerin besin maddesi ve farmakolojik madde olarak iki farklı görevi vardır.
         Büyük bir kısmı enzimlerin aktif olmalarını sağlayan koenzimlerin yapısını oluşturur.
         Bazı vitaminler besinle alınır, sentez edilemezler, bazıları ise vücutta yapılır.
 
Genel olarak gıdalarla alınan bu maddelerin eksikliği (Avitaminoz) veya fazlalığı bir takım hastalıklara neden olur.
         Vitaminler kimyasal bileşiklerine göre
            Alkol (inozitol, kolin)
            Nükleotid (riboflavin, nikotinamid adenin dinükleotid)
            Steroid
            Karotenoid gibi çeşitli maddelerdir.

1. Suda eriyen vitaminler
2. Organizma için fazla olanı atılır
3. Yağda eriyen vitaminler
4. Depo edilir.

SUDA ERİYEN VİTAMİNLER

Tiyamin (B1)
Riboflavin (B2)
Niasin (Nikotinamid) (B3)
Pantotenik asit (B5)
Piridoksin (B6)
Folik asit (B9)

SUDA ERİYEN VİTAMİNLER

Siyanokobalamin (B12)
Biotin (H vitamini)(B7)
Lipoik asit
C vitamini

Tiamin (B1 vitamini)

Vücuttaki çoğu hücresel reaksiyon için gereklidir. Omurgalıların büyük bir kısmı ve mikroorganizmalar için gerekli bir vitamindir. Hücrelerde aktif koenzim şekli tiamin pirofosfat’tır. Alfa-keto asidin dekarboksilasyonu ve alfa-ketollerin şekillenmesinde rol oynar.
Sinir sistemi, kalp ve kasların normal fonksiyonunu sürdürebilmesi için hayati öneme sahiptir. Normal büyüme ve gelişmeye destek olur.  Et, buğday, kuru baklagiller, balık ve fındıkta bulunur.
Eksikliği durumunda, yorgunluk, depresyon, zihinsel faaliyetlerde azalma, kas krampları, kalbin büyümesi ve sonuç olarak “beriberi” hastalığı görülmektedir.  Beriberi hastalığı,  karbohidrat yönünden zengin tiamin  eksik olan besinle beslenildiğinde ortaya çıkmaktadır.
Gebelikte ve süt verirken daha yüksek dozda ihtiyaç duyulur. Alkolizm genel olarak  B vitamini eksikliğine yol açmaktadır.
Riboflavin (Vitamin B2)

Büyüme ve gelişme için gerekli bir vitamindir. Gelişme çağında büyüme hızını etkiler. Enerji oluşturma, sinir gelişimi, kan hücresi gelişimi ve belirli hormonların düzenlenmesinde görev alır.
Et, süt ürünleri, yumurta vb’da bulunur. Sağlıklı  mukoz membranlar için gereklidir. Eksikliğinde sinir sistemi, deri, saç, kan hücreleri, mukoza ve gözde bozukluklar ortaya çıkar.
Koenzim şekli Flavin mononükleotid (FMN) ve Flavin Adenin Dinükleotid(FAD)’dir.

Vitamin B3 (niasin)

Metabolik hücre aktivitesi için temel teşkil eden enzimlerin oluşturulması, hormonların sentezlenmesi, genetik materyalin tamiri ve sinir sisteminin normal faaliyetinin sürdürülmesinde diğer B vitaminleri gibi rol oynamaktadır.
Et (tavuk, hindi eti), balık, buğdayda bulunur. Niasin B3 vitamininin aktif formlarının sentezinde gereklidir.
Kalp krizi, depresyon ve migren ağrılarının azalmasını sağlar.
Koenzim şekli nikotinamid adenin dinükleotid (NAD) veya  nikotinamid adenin dinükleotid fosfat (NADP)’tır.
Pellegra hastalığına neden olur. Depresyon, dermatit, ve diyare gibi ciddi semptomlar görülür. Mısırla beslenen insanlarda sık rastlanır. Sinirsel ve ruhsal bozukluklar ortaya çıkar.

Piridoksin (Vitamin B6)

Vücudun protein, karbohidrat, ve yağ kullanımını etkileyen metabolik işlevleri yürütmek üzere koenzim olarak görev yapar.  Triptofanın niasin’e dönüştürülmesine yardımcı olur.
Amino asit metabolizmasında transaminasyon, dekarboksilasyon reaksiyonlarında rol oynar.
Et, balık, yumurta, süt ve tam buğdayda bulunur. Sağlıklı kardiyovasküler sistem, sinir sistemi ve bağışıklık sistemi için gereklidir. Deri, saç ve normal kırmızı hücre oluşumuna destek olmaktadır. Strese karşı rahatlatıcıdır.

Eksikliğinde ortaya çıkan Semptomlar


Zayıflık, yorgunluk, sinirlilik, uykusuzluk, hiperaktivite, anemi, deri lezyonları, böbrek taşı oluşumu gibi.
B6 vitamininin fazlası da böbrek taşına neden olabilir. Yüksek doz sinir sisteminde önemli harabiyete yol açabilir.

Pantotenik Asit

Koenzim A’nın sentezi için gereklidir. Koenzim A yağ asidi sentezinde açil taşıyıcı protein kısmının bir komponentidir. Koenzim A, yağ asidi oksidasyonu, yağ asidi sentezi, piruvat oksidasyonu ve biyolojik asetilasyonda yer alan enzimatik reaksiyonlarda açil grubunu taşır. Buğday, kırmızı ette, baklagillerde yaygın olarak bulunur.
Eksikliğinde solunum yolları, mide ve barsak mukozalarında enfeksiyonlara karşı direnç azlığı görülür.

Vitamin B12 ( Siyanokobalamin)

DNA materyalinin oluşturulmasında koenzim olarak rol oynar. Sinir, deri, saç ve kan hücrelerinin büyümesi ve gelişimini ilerletir, yağ, karbohidrat ve protein metabolizmasında önemlidir. Bitkilerde bulunmaz
Hafızayı ve enerjiyi artırabilir. Alzheimer hastalığı’nın tedavisinde gereklidir. İmmun sistemi geliştirir. Eritrositlerin ve epitel hücrelerin normal maturasyonu ve gelişmesi için gereklidir. Nükleik asit ve nükleoprotein sentezinde görev yapar.
Et, balık, yumurtada bulunur.

Askorbik asit (Vitamin C)

Kollajen üretimi için esastır. Doku tamirinde gereklidir. Fenilalanin, tirozin, folik asit ve demir metabolizması için ihtiyaç duyulur. Ayrıca, bağışıklık ve sinir sistemlerinin sağlıklı olması için hayati öneme sahiptir. Bunun nedeni, kan damarlarını güçlendirmesidir. Oksidasyon-redüksiyon reaksiyonlarına iştirak eden bir antioksidandır.
Karbohidratların kullanımında, yağ ve proteinlerin sentezinde ihtiyaç duyulur.
Bağ dokusu olan kollajenin yapımında rol oynar. Kollajen hastalıklara karşı savunma mekanizmasıdır. Kemik iliğinde kırmızı kan hücrelerinin üretimini teşvik eder. Sağlıklı diş ve dişetine destek olur, doku zedelenmeleri, yanıklar ve yıkılmış dokuların iyileşmesinde görev alır.
Kemik iliğinde hemoglobin ve kırmızı-kan hücrelerinin üretimine iştirak eder.
Demirin barsaklardan emilmesinde rol oynar, anemi tedavisinde kullanılmaktadır. Eritrositlerin yapımı ve olgunlaşmasında, antikor üretiminde, toksinlerin inaktivasyonunda rol oynar, ayrıca kanserle savaşan interferonları teşvik eder.

Eksikliğinde;

Skorbüt hastalığı görülür. Diş etlerinde kanamalar, ülserler, genel durumda halsizlik olur.
Yeşil sebze ve meyvalar (limon, portakal gibi), kuşburnu, yeşil biber, brokoli, maydanoz gibi bulunur.
Taze sebzelerin pişirilmeden veya az pişmiş olarak tüketilmesinde fayda vardır. Işığa veya havaya maruz kalan besin maddesinde C vitamini konsantrasyonu azalır.

Biotin (Vitamin H)

Normal büyüme ve gelişme için esastır. Barsaklardaki bakteriler vücut için gerekli olan biotini üretmektedir.
Karboksilaz enzimlerinin prostetik grubudur (CO2 molekülünü bağlamayı katalize eden enzimlerin koenzimidir).  Protein metabolizmasında rol oynar.

Biotin yoğun olarak yumurta sarısında, balık, maya, karaciğer, böbrekte, kahverengi pirinçte, bulgurda bulunur. Çiğ yumurta akında bulunan avidin, barsak kanalında suda biotinle erimeyen bir kompleks yapar ve biotinin emilmesini engeller. Bu nedenle fazla çiğ yumurta yenilmemelidir.



Eksikliğinde;

            Kas ağrıları, yorgunluk, iştah azlığı, anemi, depresyon, bağışıklık sisteminin zayıflaması, saç dökülmesi görülür.

Folik asit (Vitamin B9)

DNA’nın oluşumu sırasında koenzim olarak görev yapar.
Kırmızı kan hücreleri de dahil olmak üzere vücudun tüm hücrelerinin büyüme ve çoğalmasında önemlidir. Kırmızı kan hücrelerinin oluşumunu sağlar. Fetusun sinir sistemi gelişimini düzenleyerek sağlıklı bir gebelik geçirilmesinde etkilidir.
Eksikliği büyüme geriliği ve anemiye neden olur.
Folik asit eksikliğine bağlı anemi tedavisinde takviyesi yapılır.
Koenzim şekli tetrahidrofolik asittir. Hidroksi metil, formil veya metil gruplarının transfer edildiği enzimatik reaksiyonlarda,  amino asit, pürin ve pirimidin metabolizmasında tek karbon transferi olan reaksiyonlarda görev yapar. Karaciğer ve koyu yeşil yapraklı sebzelerde bulunur.

LİPOİK ASİT

Piruvatın ve diğer alfa keto asitlerin oksidatif dekarboksilasyonunda rol alan koenzimlerdir. Karaciğer, maya, yeşil yapraklar ve soya fasülyesinde fazlaca bulunur.

YAĞDA ERİYEN VİTAMİNLER

Suda erimeyen, yağ ve yağ çözücülerde eriyen vitaminlerdir.
Organizmada depo edilirler ve eksiklikleri daha geç ortaya çıkar.
A, D, E, K vitaminleri

Vitamin A

Vitamin A biyolojik olarak aktif üç molekülden oluşmaktadır.
Retinol, retinal ve retinoik asit
Bu bileşikler karotenoidler olarak bilinen moleküllerin bir üyesi olan beta-karotenden türemiştir. A vitamininin provitamin formu olarak adlandırılmaktadır. A vitamini gıdalarla ya direkt  ya da provitamin olarak alınır.
Barsakta hidrolize olarak vitamin A’ya dönüşür.
Vitamin A gözün retina tabakasında bulunan ışığa duyarlı hücrelerdeki görme pigmentinin öncül maddesidir.
Balık yağı, tereyağı, yumurta sarısı, peynir,  süt, karaciğer ve özellikle havuçta bulunur.
Uzun süreli A vitamini eksikliğinde gözün kornea tabakasında ilerlemiş keratinleşme gözlenir. Beta karoten çok etkili bir antioksidan olup, serbest radikallerin üretimine bağlı olarak gelişen kanser riskini azalttığı ileri sürülmektedir. Yağda eriyen vitamin olması nedeniyle vücutta birikir ve karaciğerde yüksek düzeyde birikmesi toksisiteye neden olmaktadır. (Kemik ağrısı, diyare gibi etkileri olur)
Vitamin A eksikliğinde ilk oluşan semptom gece körlüğüdür. Eksikliğinde büyüme ve gelişme yavaşlar, epitel doku ve mukozada harabiyet olur. Merkezi sinir sisteminde bozukluklar ortaya çıkar. Göz dokularında değişiklikler oluşur ve gece körlüğü başlar.

Vitamin D

Güneş vitamini olarak da bilinmektedir. Bir steroid hormon olan D vitamini hücre içi reseptörü ile interaksiyona girerek spesifik gen ekspresyonunu düzenleme rolüne sahiptir. Sentez edilmelerinde ultraviole ışınlar etkilidir.
Normal vücut büyüme ve gelişmesinde gereklidir. D vitamini özellikle kemik oluşumunda kalsiyum ve fosforu absorbe etmede kullanılmaktadır. Barsak kanalında kalsiyum ve fosforun emilmesini hızlandırır.  Hücre büyüme ve olgunlaşmasını teşvik eder. Sağlıklı sinir sistemi ve bağışıklık sistemini destekler. Organizmada kalsiyumu bağlayan protein sentezinin değişik tipleri vardır (D1, D2, D3).
Yeşil sebzelerde, yumurtada, mısır, ayçiçeği,  bitkisel yağlarda, (mısır, ayçiçeği, pamuk tohumu yağları), yer fıstığı ve yağında bulunur 

Eksikliğinde;

            Kas ve sinir sisteminde dejenerasyon, kan damarlarında ve bağ dokuda değişiklikler gözlenir. Anemi, ağırlık kaybına neden olur.

Süt, peynir, balık, karaciğer ve yumurtada bulunur.

Eksikliğinde;

 Kalsiyum ve fosfor metabolizmasının bozulması nedeniyle normal kemikleşme olamamakta ve “raşitizm” görülmektedir. Çocuklarda kalsiyum azlığı nedeniyle kemikler yumuşar ve eğrilir. Uygun seviyede alınmaması osteoporoza, artiritis’e ve kansere neden olur.

Vitamin E,  Tokoferol

Çeşitli enzim sistemlerinde koenzim olarak görev yapar.
Vücutta zararlı etkilere neden olabilecek fazla oksidasyonun olmasını engeller.
Yağlar, hücre membranları, DNA ve enzimleri hasardan korur.
Kalp hastalığı ve kansere karşı koruyucu antioksidan olarak rol oynar. Bunun nedeni Serbest hidroksil grubu içermeleridir. Bu sayede eritrositlerin hemolizlerine engel olur. Bağışıklık sistemini geliştirir.

K Vitamini

Bulunduğu gıdalar ıspanak, karnabahar, brokoli, lahana,kestane, gibi
İnsanlarda barsaklarda bulunan bakteriler tarafından sentezlenir. Bu nedenle, eksikliği sık olarak görülmez.
K Vitamini kanın pıhtılaşması için kritik öneme sahiptir. Anti hemorajik madde olarak da adlandırılır. Eksikliğinde kanın pıhtılaşma zamanı uzar, kolay kanama meydana gelebilir.
Oksidatif fosforilasyonda rol oynar. 

1 yorum: