Ekstremiteler hayvanların hareket
organlarıdır. Bu organların birçok hastalıklarında ortak olan bir semptom
ortaya çıkar ki, biz buna topallık deriz. Topallığın tarifini kısaca yapmak
gerekirse, bir yürüyüş bozukluğudur diyebiliriz.
Topallık; süresi, şiddeti ve diğer birçok
özellikleri bakımından çeşitlilik gösterir. Bu fonksiyon bozukluğu, sürekli Constant veya ara sıra ortaya çıkıp,
tekrar kaybolan ve tekrar çıkan intermittence şekillerde olabilir. İki bacaklı insana kıyasla, dört bacaklıların
bir avantajı vardır. Bunlar yere dört noktada temas ederler. Bu bakımdan bir
bacaktaki hastalık nedeniyle bir ayak yere temas etmezse, (insanda olduğu gibi)
yalnız tek bacakla yere temas güçlüğü gibi bir sorun ortaya çıkmaz.
Hayvanlarda şekillenen topallıkların büyük çoğunluğu dışardan olan direkt
kontüzyonlar (çarpma, vurma, düşme vb.) veya endirekt kontüz-yonlarla şekillenirler. Önbacaklar
fleksibl organlar olup, vücut ağırlığını yüklendiğinde sert bir sütun halinde
bulunurlar. Arkabacaklar vücudun arka bölümlerinin kaldırılıp indirilmesini
sağlayan temas organları olarak kabul edilirler. Arka bacakların bütün
eklemlerinde aşağı yukarı eşit derecelerde fleksiyon ve eksten-siyon düzeni
vardır. Bunlardaki topallıkların çoğu direkt travmalara oranla, daha çok şiddetli
gerilme veya bükülmelerden köken alırlar. Önbacaklar gibi arkabacaklar da
kendine özgü topallık formları gösterirler. Bu topallıkların hemen çoğu
bacağın konformasyonu (kuruluşu) ile ilgilidir.
Şurası hatırda tutulmalıdır ki, bacaklarda şekillenen topallıkların
nedeni, belki fonksiyonu bozulan bacakta değilde daha uzak doku ve
organlardadır. Örneğin: Sinirsel, diyetetik (gıdaya
bağlı), allerjik (herhangi
bir maddeye karşı aşırı duyarlık) veya anatomik
yapısındaki kuruluşa bağlı olabilir.
Topallıklar çeşitli
yönlerden bölümlendirilir. Klinik muayeneleri bakımından önemli olan
bölümlendirme şöyle yapılır:
Dokulara Göre
Topallıkların Bölümlendirilmesi:
Hastalıkların
yerleştiği dokuya göre yapılan bir isimlendirmedir. Örneğin: Omuz, kalça veya
sırt kaslarının romatizmal ağrılarına bağlı olarak şekillenen topallıkları myogen; eklemlerin çeşitli
yangılarına bağlı olarak oluşan topallıklara arthrogen;
hareket sistemini innerve eden motorik
sinirlerin hastalıklarına bağlı olarak oluşan topallıklara neu-rogen; tendolardaki
yangılara (tendinitis) bağlı olarak gelişen topallıklara tendogen ve kemik dokusundaki
hastalıklardan ileri gelen topallıklara da osteogen topallıklar adı verilir.
Topallıkların
Lokalizasyonuna Göre Bölümlendirilmesi:
Ayaktan, omuzdan, kalçadan topallıyor
deyimleri ile birlikte daha çok üç ayrı topallık tipi söylenir.
Kalkış Topallığı: Buna yukarı topallık da denir. Önbacaklarda omuz,
artbacaklarda ise, kalça topallıkları bu gruba girer. Yukarı topallıklarda
hayvan duruş pozisyonunda hasta bacağını biraz bedeninden dışarıda ve
eklemlerde az çok bir fleksiyon şekillenmiş olarak dikkatli bir şekilde yere
dokundurur. Adımın boyu sağlam bacak-takinden daha kısadır. Topallığın şiddeti,
sürülmüş yumuşak arazide, sert arazideki yürümeye oranla daha belirgindir. Bazı
olgularda topallığın şiddeti pek çoktur, hayvan bacağını yerde sürür (kırık ve
felçlerde olduğu gibi).
Basış Topallığı: Buna aşağı topallık da denir. Daha çok ön bacaklarda art.
carpi; art bacaklarda ise, art. tarsi'lerden aşağıdaki dokularda şekillenen
lezyonlara bağlı topallıklar bu gruba girer. Basış topallıklarında, hayvan
hasta ayağını yere koyduğunda fazla ağrı duyduğundan ayağın yere basış süresi
kısa olur. Hayvan hastalıklı ayağını kaldıracağı zaman çok yavaş ve dikkatli
olarak bu işi yapar, böylece hasta bacak üzerine olan basış süresini olanakları
ölçüsünde kısaltmış olur.
Karışık Topallık: Çoğu kez gözden kaçan ve muayenelerde yanılmalara yol açan bu
türlü topallıklarda hastalık hem yukarda ve hem de aşağıdaki bölgelerde
olabilir.
Topallıkların
Derecelerine Göre Bölümlendirilmesi:
Hafif Topallık: Topallık belli belirsizdir.
Orta Derecede Topallık
(Aksama): Dururken pek dikkati çeken bir
anormallik bulunmaz. Yürüyüşte ve tırıs koşmada az çok belirgin bir fonksiyon
bozukluğu görülür.
Şiddetli Topallık: Kemiklerin kırık ve çatlaklarında, eklem yangılarında hayvan
hasta bacağı üzerine hiç basamaz veya bu ayak yerde sürünür. Hareket daha çok
üç bacak üzerinde ve sekerek yapılır.
Topallıkların Sürelerine
Göre Bölümlendirilmesi: Akut, Subakut ve Kronik topallıklar olarak ayrılırlar. Bu türlü ayırmanın sadece
tanı yönünden değil, aynı zamanda sağaltım ve prognoz yönünden de önemi vardır.
Akut ve subakut hastalıklar kronik olanlara karşın daha kolay ve çabuk
sağaltılabildikleri gibi, bunlarda iyileşmeden sonra herhangi bir özür kalması,
kronik olanlara oranla daha azdır.
Topallıkların
Tabiatlarına Göre Bölümlendirilmesi:
Topallıklar,
ya nedenin doğrudan doğruya hareket sisteminin dokularına etkimesiyle (trauma) direkt şekillenir; ya
da salgın bir hastalığın seyri sırasında endirekt ortaya çıkar (atlarda gourme hastalığında olduğu gibi).
Topallıkların Seyrine
Göre Bölümlendirilmesi:
Hayvanlar ya sürekli
topallarlar veya aralıklı bir şekilde (intermitans)
topallarlar.
İntermitans topallıklar
da ikiye ayrılır. Bunlar: Soğuk intermitans topallıklar ve sıcak intermitans
topallıklardır.
Soğuk İntermitans
Topallık: Bunda hayvan ahırından çıkarıldığında
topallar, çalıştırılıp vücut ısındığında topallık çok azalır veya kaybolur.
Bacağın aşağı bölgelerinde oluşan periostitis, ostitis ve ro-matizmal kas
hastalıklarında bu tip topallıklar gözlenir.
Sıcak İntermitans
Topallık: Bu topallıkta ise, hayvan ahırından
dışarı çıkarıldığında topallamaz; fakat yürütülüp veya koşturulup yorulduktan
sonra beden ısındığında topallık ortaya çıkar. Tendolarm kronik yangılarında
ve damar trombozlarmda bu tip topallık görülür.
Topallıkların Nedenleri (Aetiology): Hazırlayıcı ve
yapıcı nedenler olmak üzere ikiye ayrılır.
Hazırlayıcı
Nedenler:
Bacakların Yapılış
Bozukluğu: İnce ve uzun bacaklılarda, hayvanın
beden ağırlığı çok olursa bacakta her bir nokta üzerine binen basınçlar ve
reaksiyonlar pek şiddetli olur; bu basınç dokuların gücünün üstüne çıkarsa bu
gibi hayvanlarda daha çok tendolar hastalığa tutulur.
Düztaban tırnaklar, ökçe
eziğine, tabanın ezilmesine, cartílago
ungulea'mn kemikleşmesine neden
olabilirler. Paries ungulae'nin ince ve kuru olması tunak çatlağının kolaylıkla oluşumunu
sağlar. İtelli ayaklı beygirlerdeki topuk çalma da önemli bir nedendir.
Hayvanın Kullanılma
Şekli: Gerek hız ve gerekse yük çekme bakımından
hizmet ne kadar ağır olursa topallıklar da o kadar çok oluşur. Sözgelişi yarış
atlarında, hızlı koşmalar ve sıçramalara ilişkin eklem burkulmaları çok
görülür. Bunlarda liga-mentler, tendolar gerilir ve uzar, liflerinin bazıları
kopabilir, böylece bir tendo yangısı oluşur; hatta bu tendolar, ligamentler ve
kaslar tamamen kopabilirler. Şiddetli koşmalar sonucu bacakların kemikleri kırılabilir,
ağır koşum hayvanlarında bütün dokular yangılaşabilir. Herşeyden önce tarsal
eklem çokça yorulur. Yorgunluktan ileri gelen topallıklara çok çalışmalar neden
olmaktadır.
Hayvanın Çalıştığı
Yolların Durumu: Yolların sert olması,
reaksiyonların şiddetini çoğaltır, Kaygan bir arazi üzerinde çalıştırılan
hayvanların sık sık düştükleri görülür ya da bacaklar aşırı gerilir ki, bundan
da eklemlerde burkulmalar ve çıkıklar oluşabilir.
Düz olmayan yerlerde
çalıştırılan hayvanlarda denge iyi olmadığından yere basış düzgün olmaz ve
burkulmalar oluşabilir.
Nallama: Nallamadan ileri gelen hastalıklar çoktur. Mıh çakılırken
dikkatsizlik sonucu, tırnağın altındaki canlı dokular (corium ungulae) yaralanabilir,
vahze ve mıh değmesi şekillenebilir. Ökçeler çok yontulur ise, ökçe eziklerine;
çatal fazla yontulduğu zaman yere değmeyecek olur ise, ökçe darlıklarına neden
olunur.
Gençlik: Taylar genç yaşta çalıştırılmağa başlandığında çoğu kez kemik
ve periost'la ilgili topallıkların ortaya çıktığı görülür. Genç yaşta periost
çok etkilenir. Çünkü: Kemikler gelişmesini henüz bitirmemiştir. Her şeyden önce
tendolarm ve ligament-lerin yapıştığı periost'un çekilmesi ile bir
osteo-periostitis (kemik ve kemik zarının
yangısı) ve bunun sonucu olarak da çeşitli
büyüklükte ekzostoz gelişir. Beygirlerde kemik karakuşları (eparven) genç ve aşırı
çalışan hayvanlarda görülür. Genç beygirlerdeki topallıklar çoklukla
şehirlerde çalıştırılan hayvanlarda görülmektedir. Çünkü: Buralarda yollar sert
olduğundan, etkiler daha şiddetli olur ve topallıklar oluşur.
Kalıtım: Kalıtım, ayağın ve bacağın yapısal bozukluğunu yavruya
geçirir. Bunun etkisi dokunun niteliklerini üzerinde de kendini göstermektedir.
Osteotisme, kemiğin dokusunun iyi beslenmesinden ileri gelen bir dayanıksızlık
durumu olup, bacaklarda kemik urlarının oluşumunu kolaylaştırır.
Yapıcı
Nedenler:
Bu nedenler çok olmakla
beraber, başlı-caları şunlardır:
Kontüzyon (Contusion): En çok rastlanan nedenlerdir. Çifte vurması, düşme, vurma,
çarpma, yara, mıhbatması, mıh-değmesi, vahze, yetiştirme, topuk çalma hep
topallığın oluşumuna neden olurlar.
Hareket Sisteminin
Yinelenen Şiddetli Hareketleri: Eklemlerde,
tendolarda, liga-mentlerde, kaslarda, kemiklerde hastalık oluşur.
Bazı Enfeksiyöz Hastalıklar: Adenitis equorum (Gurm), septisemi gibi çeşitli enfeksiyöz hastalıklar; apseler,
lymphangitis'ler ve eklem yangıları topallıklara neden olurlar.
Romatizma da topallık
yapar. Myogen ve arthrogen bazı yangıların oluşumunda romatizmanın büyük bir
etkisi vardır.
Paraziter Topalıklar: Bunlar Filaria'lar-dan ileri gelir. Bu Filaria'lar tendo ve
liga-ment'in dokusuna girerek paraziter tendo yangılarını (Tendinitis parasitaria) şekillendirirler.
Buna en çok musculus interos-seus medius'da rastlanır.
Tanı (Diagnosis): Topallıkların tanısı
çoğu kez güçtür. Tanı için önce topallayan bacağın, sonra topallığın yerinin ve
daha sonra da topallığa neden olan hastalığın saptanması gerekir.
Topallayan Bacağın
Tanısı:
Bu çoğu kez kolaydır. Hayvan önce
dururken sonra yürürken muayene edilir.
Dururken Muayene: Hayvan dururken hasta bacağın durumu normal değildir.
Topallayan ayağını genel olarak yere basamaz ve ağrılı bacağın ağrısının
şiddetini hafifletmeye çalışır. Bacağına da ona göre bir pozisyon verir.
Önbacak karpal eklemden
veya topuk ekleminden bükülür veya ileriye doğru götürülüp o durumda tutulur.
Artbacak ise, yarı bükülme yaparak tırnağın ön kısmı ile yere basar veyahut
bacak biraz dışarıya doğru gider ve tırnak iç ön kısmı ile yere değer.
Hayvanın duyduğu ağrı çok
ise, dururken bu bacakta bir gitgel hareketi görülür. Bu hareket sırasında
tırnak her an yere sürtünür ve bazı kez bu hareket o kadar sürer ki, eğer
ayakta nal varsa, nal incelir; nalsız ise, tırnağın boynuz tabakası kan
çıkıncaya kadar aşınır. Bu gitgel hareketi çok önemli bir belirtidir. Hayvanın
çok acı çektiğini bildirir. Bacakta (arteria metecarpia volaris lateralis
ve medialis) den nabız alınır. Hayvan her
iki arka veya her iki önbacaktan topallar ise, onları sırayla yere koyar ve
diğerine ağrısını azaltacak bir durum verir. Topallık iki önbacakta ise,
çoğunlukla bunları sırayla ileriye götürür ve bu götürüp getirmeden tırnağın ön
bölümü çok aşınır. Altında yataklık varsa, yataklık da arka tarafa yığılır. Bununla
beraber hayvan iki ayağından topallıyorsa, duyduğu ağrı nedeniyle daha çok
yatmayı yeğler.
Yürürken Muayene: Hayvanın topallığı yürürken daha kolay anlaşılır. Bunun için
hayvan normal yürüyüşte ve tırıs'da muayene edilir. Dörtnal koşturmalarda
topallık muayenesi pek yapılmaz; fakat gerekirse veteriner hekim dörtnalda da
hayvanı kontrol eder.
Normal Yürüyüşte Muayene:
Topallık pek fazla ise, normal yürüyüşte
kolaylıkla görülür. Hayvan normal durumdaki gibi kolaylıkla yürütülemez. Dönme
hareketini istemiyerek yapar ve bu isteksizlik duyulan ağrının şiddeti ile
değişir. Hayvan hasta bacak tarafına çevrilecek olursa, bu zorluk daha fazla
artar. Ağrılı bacak üzerine olan basış süresi, sağlam ayaklar üzerine olan
basıştan daha kısa olur. Yalnız bir ayağın hastalıklı olması yürüyüşteki hızı
olumsuz yönde etkiler. Bununla beraber topallık pek hafif ise, normal yürüyüşte
görülmez. O zaman hayvan tırısta muayene edilir.
Tırısta Muayene: Tms yürüyüşte hareket organları üzerine ulaşan basınç arttığından,
bu organlardaki ağrı da artar ve topallık da fazla belli olur. Halbuki dörtnal
yürüyüşte bacakların hareketi çok çabuy. bir şekilde birbiri ardı sıra
geldiğinde" topallık kaybolmuş gibi görülebili: Hayvan yalnız sıcak
topallık muayenesinde dörtnal koşturulur. Tırısta muayer.-için hayvanın başı
serbest olmalı ve yuların ucundan tutularak sert bir arazic-koşturulmalıdır.
Üzerinde örtü, koşun takımı, sargı, kayış, dizlik gibi hayvan:: serbest
hareketini az çok bozabilecek şeyler bulunmamalıdır.
Hayvanın üzerine birisi bindirilecek olursa,
her ne kadar ağrılı ayakta basınç artmakla topallık daha fazla belli olursa da,
hayvanın başı gem ve dizginin etkisi altında sıkışır, serbestçe hareket edemez.
Bir de binicinin oluşu ve hareketi iyi bir muayeneye engel olur. Bununla
beraber bazı kez, sözgelişi sıcak topallık muayenesinde yapıldığı gibi hayvanı
uzun bir süre koşturmak gerektiği zaman, üzerine birisi bindirilir. Yahut bir
arabaya koşulur.
Tırıs yürüyüşte ayağın
yere konulması, basışı ve yerden kalkışı göz önünde tutulur.
Ayağın Yere Konması ve
Basışı: Ağrı ne kadar şiddetli olursa, ayağın
yere konulması o kadar az kuvvetli olur. Basış süresi de o kadar kısa sürer.
Hayvan her şeyden önce ağrılı ayağını bir an evvel kaldırmağa çalışır. Parke,
kaldırım üzerinde yürütülen veya tırıs koşturulan hayvanların yalnız o
ayaklarının çıkardığı ses ile, hayvanın topal olduğu anlaşılabilir.
Ayağın Yerden Kalkması: Hayvan hasta ayağını yerden kaldıracağı zaman, onu çok
sakınarak ve yavaşça kaldırır. Böylece sağlam ayaklara olan basınç süresini uzatır.
Bunun içindir ki, harekette bir yavaşlık göze çarpar. Ayağın yerden kalkması
zamanındaki haraket normal haldeki gibi olmayıp, ayak bir kitle gibi kalkar.
Çevirme Hareketi: Çoğu kez hayvanı birdenbire çevirmek yararlı olur. Hayvanın
hasta ayağı üzerine döndürüldüğü zaman bu ayak daha kuvvetli basınçlara uğrayacağından
ağrının şiddeti artar ve topallık daha kolay şekilde anlaşılır. Eparven'in
diagnozu için muayenede çoğunlukla bu çevirme hareketine başvurulur.
Sert arazide yapılan
muayeneden bir sonuç çıkmazsa o zaman hayvan yumuşak toprakta ve sürülmüş bir
tarlada koşturu-lur. Hayvanın yumuşak toprağa gömülen bacağını çıkarmak için,
kasları kuvvetle çalışır; eğer bu kaslar hastalanmış ise, topallık da artar.
Normal yürüyüşte ve
tırısta muayene edilen beygirlerde topallıklar başın ve sağrının normal olmayan
hareketlerini gerektirir. Bu hareketler, ağrısını azaltmak için hayvan
tarafından kendiliğinden yapılır ve topallığın hemen tanınmasına yardımcı
olur.
Önbacaklardan birisinin
topallığında, bu ayak yere basacağı zaman hayvan ağırlık merkezini arkaya
atmak için başını yukarıya kaldırır; sağlam ayağını yere basışında ağırlığı
bunun üzerine geçirmek için birdenbire aşağıya indirir.
Arkabacaklarm
topallığında, başın hareketi büsbütün tersine olur. Yani ağrılı arka ayağın
yere basışında, hayvan ağırlık merkezini öne almak için başını indirir.
Topallıkların hangi
bacakta olduğunun tanısında başın bu hareketinin büyük bir önemi vardır. Bunun
için bazı yazarlar "topal bir beygirin muayenesinde bacaklardan fazla
kulaklara yani başa bakmalıdır" derler.
Sağrının Muayenesi: Arkabacak muayenelerinde sağrının muayenesi daha kıymetli
bilgi verir. Arkabacaklardan birisinin topallığında bu bacağın basışı sırasında
sağrı aşağıya doğru iner. Çünkü: Bacağın bütün açıları daha kapalı bir durum
alır. Basışın şiddetini hafifletmek için bütün eklemler daha fazla kapanır ve
eklemlerin kapanması kalça ekleminden (Articulus
coxae) yere
kadar olan uzaklığının kısalmasına yani sağrının aşağıya inmesine neden olur.
Hayvan, ağrılı bacağın
yere basışında duyulan ağrı süresini azaltmak amacıyla bunu hemen kaldırıp
sağlam bacağını yere koymak zorunda kalır. Bundan dolayı ağrılı bacağın yere
basış süresi azalmış,
sağlam bacağın adım uzunluğu da kısalmıştır. İki önbacakta da topallık varsa (podotrochlitis chronica, arpalama, tendinitis) bunu tanımak çoğunlukla kolay olur. Akut arpalamada hayvan ayakta dururken iki
önbacak öne doğru gitmiştir; tırısta omuzlar adeta bedene çivilenmiş gibidirler. Dört ayağın arpalamasında ayaklar bedenin altında toplanır. Çapraz veya gövdenin bir yarımmdaki ayakların topallıklarında ön ve arka topallıkların semp tomlarının kombine olarak ortaya çıktığı görülür.
Topallığın Yerinin Saptanması:
Topallıkların tanısında en önemli nokta değişimlerin yerini bulmaktır. Hayvan tamamiyle serbest olarak muayene edilmeli, yavaşa kullanılmamalı, ayaklardan hiç birini kaldırmamak, bölgede vezikan ve benzeri bir ilaç varsa temizlen meli, ondan sonra muayene edilmelidir.
Bu muayene için, önce hayvan sahibi nin bilgisine başvurulur; sonra hayvan dururken ve yürürken bacakların durum ları gözden geçirilir.
Anamnez: Topallığın yeri hakkında iyi bir fikir verebilir; hayvanın bir yerine vurulmuş veya yaralanmış ise, bilgi
edinilebilir. Topallığın sürekli mi veya zaman zaman mı olduğu sorularak soğuk veya sıcak topallıktan hangisinin bulunduğu ve bir de topallığın çalışmakla azalıp azalmadığı öğrenilir. Çalışmakla azalan topallıklar podotrochlitis chronica'dan (apparatus sesamoidea'yı oluşturan sesamum ungulae ve bursa podorochlearis''in
kronik yangısı), arka bacaklarda eparven'den ileri gelir.
Bacak Durumunun Muayenesi: Hayvan dururken bacağının durumu, bazen topallığın yerini ve niteliğini açık bir şekilde belli eder. Örneğin: Kronik podotrochlitis'de bacak ön tarafa gider ve hayvan tırnağın önkısmı ile yere basar. Önayaklarm laminiti (arpalama) inde hayvan önbacaklarmı öne götürür, ökçeleriyle yere basar.
Arka ayakların arpalama'smda ise, hayvan dört bacağını da karnının altına toplar.
Patella'mn takılmasında, artbacak arkaya doğru uzanır. Hayvan gerisin geriye yürütülmek istenildiği zaman, eklem bükülmez. Radial paralysis'de omuz çökmüş gibidir, scapula ile humerus'un oluşturduğu açı pek açık, dirsek aşağıya düşmüş, dirsek ve karpal eklemler bükülmüştür. Topuk eklemi de bükülmüştür. Hayvan tırnağın ön bölümüyle yere basar. Ayağın extensor kaslarının felcinde veya kopmasında falanks'lar bükülmüşlerdir ve hayvan tırnığının ön bölümü ile yere basar.
Kural olarak proksimal regio'ların (omuz, kalça) topallıklarında ayak, yere bütün ayağın alt yüzü (taban) ile basar. Distal regio'ların (ayak, falankslar) topal lıklarında ise, yere basış hastalığın yerine göre tırnağın ön kısmı (sümbük) veya ökçelerle olur. Hastalık ökçelerde ise, yere basış tırnağın ön kısmı (sümbük) ile, hastalık ayağın ön kısmındaysa yere basış ökçelerle olur.
Yürüyüşteki Durum: Hayvan biraz yürü tüldüğü zaman bacakların aldığı durum bize hemen kesin bir fikir verebilir. Örneğin; Nervus femoralis''in felcinde genu eklemi açılmaz. Ayağın yerden kalkması güçtür, ayak yere sürünür. Regio femora lis'm ön tarafındaki kaslar artık patella'yı tutamazlar. Ayağın yere her basışında genu ve tarsal eklemler birdenbire bükülürler, yani açıları kapanır.
Hastalığın yeri, adımın uzunluğu üzerine etki yapar. Hastalık yukarıda olduğu zaman yani bacakların proksimal ucunun topallıklarında (yukarıdan dirseğe veya genu'ya kadar) hasta ayağın adım uzunluğu, sağlam olanmkinden daha kısadır.
Bacakların orta bölgesinin (dirsek veya genu'dan topuğa kadar) topallığında hasta bacakta adımın uzunluğu diğerinkine aşağı yukarı eşittir. Alt kısımların topallık larında ise, hasta bacağın adımı sağlam olanınkinden daha uzundur. Bununla beraber bu durum genel bir kural değildir ve adımın uzunluğu ile hastalığın yeri
çoğu kez bulunamaz. Bacakların proksimal ucunun topallıklarında ayağın yerden kaldırılması güç ve ileri doğru atılması pek sınırlıdır ve adımın uzunluğu da kısa olur; fakat topukta, bukağılıkta ve tırnakta olan
bazı topallıklarda da aynı durum olabilir. Söz gelişi bu eklemler bükülemiyorsa, yukarı bölgelerdeki topallıklar gibi aynı nedenden dolayı adımın uzunluğu kısa olur. Ayağın yerden kaldırılmasının zorluğu ile beraber laterale doğru bir hareket yapması, yukarı bölgelerin topallığının belirtisi olmasına rağmen, alt bölge topal lıklarında da (bukağılık çukurluğu ve karpal eklemin kıvrımlarındaki bıcılganlar) aynı semptomlar görülebilir.
Her ne kadar yukarıki regiolarm topal lıklarında ayak bütün tabanıyla yere basar; ayağın hastalıklarında ise, yere basış yalnız tırnağın ön bölümü veya ökçeleri ile olursa da, bu kuralın da ayrıcalıkları vardır. Tırnağın ön bölümü ile yere basış, ağrıdan veya mekanik engellerden ötürü ayağın fleksor tendolarmın gerilmesinin olanaksız olduğu olgularda da göze çarpar.
Omuz topallığı, her şeyden önce kasların hastalıklarına bağlı olup, hayvan yumuşak arazide çalıştırıldığı zaman artar. Ayağın, iskeletin ve tendoların hastalık larından ileri gelen topallıklar, sert arazide çalıştırılmakla çoğalır.
Hastalığın Saptanması:
Hastalığın niteliğini bulmak için, görülen symptom'lar ve palpasyonla ortaya çıkarılan belirtiler göz önünde tutulur.
Bu belirtiler hayvanın dururken ve yürüdüğü zaman da aldığı durumlardan daha önemli ve göze çarpacak derecededir.
Burada sıcaklık, regionun şeklindeki değişiklik ve duyarlık önemli belirtilerdir.
Regio'nun Sıcaklığı: Hayvan bir süre dinlendirildikten soma muayene edilmeli, bu muayene sağ ve sol tarafta karşılaştırmalı olarak el ile (regio avuçla tutularak) yapılmalıdır.
Şekildeki Değişiklik:
Önbacakların Muayenesi: Önce ön tarafta durularak tırnaktan başlayarak bütün bacak gözle muayene edilir. Tırnağın şeklinde oluşabilen bir bozukluk, tırnaktaki çatlak, bacak duruşlarmdaki (amudiyet) bozukluk, bukağılıkların, topuk ekleminin durumu, metakarpus ve falankslar üzerindeki ekzostozların şekli gözlenir.
Tabanda yapılan muayenede ise, ökçe darlığı, ökçe yarası ve irinleşmesi gözlenir.
Arkabacakların Muayenesi: Önce arkada durulur ve sağrı kaslarında atrofi bulunup bulunmadığı gözden geçirilir. Bu muayenede sağrının düşük olması, tarsal eklemin iç tarafında bir kemik tümörü (eparven) ve bu regionun şeklinin bozukluğu göze çarpar.
Sağrının düşük olması, arkabacak topallıklarında çok kıymetli bilgi verir. Sağrıları düşük olan hayvanlarda çoğunlukla tarsal eklemin hastalıkları anımsanmalıdır.
Duyarlığın Muayenesi: Duyarlığın ortaya çıkarılması için bacaklar tırnaktan en üst bölüme kadar yöntemine uygun şekilde muayene edilmeli (sistematik muayene) ve bu sırada hayvanın reaksiyonlarını gözden kaçırmamalıdır. Her tür yanlışlık ve hatalardan sakınmak için muayenenin kuvvet derecesini azar azar çoğaltmalı ve karşıdaki diğer regio ile de karşılaştırmalıdır.
ÖNBACAĞIN MUAYENESİ
Scapula'nın Muayenesi: Burada n. suprascapularis'in paralizine bağlı olarak m. infraspinatus ve m. supraspinatuslar''da atrofi gözlenir. Travma ve kırığa bağlı şişkinlikler görülür. Palpasyonda krepitasyonun duyulması; omuz eklemine yaptırılan ekstensiyon, fleksiyon, abduksiyon ve adduksiyon hareketleri sonucu ağrınınartması kırık tanısını doğrular.
Omuzun Muayenesi: Omuz eklemi (scapulo humeral eklem) çevresindeki yumuşak dokuda şişkinlik ve atrofiler palpe edilir. Özellikle bicipital bursamn bulunduğu bölgeye dikkat etmek gerekir. Bu bölgeyi parmağımızla bastırarak palpe ettiğimizde ağrı artar ise, bunun bursitisten, bicipital bursamn ya da biceps tendosunun kalsifikasyonundan mı ileri geldiğini ayırt etmek için başka bir test uygulanır. Bunun için bir el processus olecrani üzerine konur diğer elle de bacak caudale doğru çekilerek omuz eklemine fleksiyon yap-
tırılır. Bu işlem sırasında bursitiste, basınçtan dolayı hayvan ağrı reaksiyonu gösterir; ayrıca ayak bu pozisyonda 1-1.5 dakika tutulduktan sonra hayvan hafif koşturulursa ağrı artar. Genç atlarda eksersizden sonra ortaya çıkan belirgin omuz topallığı ve palpasyondaki değişik derecedeki ağrı belirtileri omuz
eklemindeki osteochondrosis'te ortaya çıkar. Omuz eklemindeki dejeneratif değişiklikler, scapula ve proximal humerus kırıkları palpasyonunda, ağrının artmasıyla kendini belli ederler.
tırılır. Bu işlem sırasında bursitiste, basınçtan dolayı hayvan ağrı reaksiyonu gösterir; ayrıca ayak bu pozisyonda 1-1.5 dakika tutulduktan sonra hayvan hafif koşturulursa ağrı artar. Genç atlarda eksersizden sonra ortaya çıkan belirgin omuz topallığı ve palpasyondaki değişik derecedeki ağrı belirtileri omuz
eklemindeki osteochondrosis'te ortaya çıkar. Omuz eklemindeki dejeneratif değişiklikler, scapula ve proximal humerus kırıkları palpasyonunda, ağrının artmasıyla kendini belli ederler.
Dirseğin Muayenesi: Dirsek eklemini saran yumuşak dokular palpe edilir. Burada cubiti üzerinde fluktuan ve ağrısız olan şişkinlikler dirsek hygromasmı (Bursitis olecrani) belirler. Şişkinlik çoksa ve dirsekte aşağı doğru bir çökme varsa bu da ulna'nm ya da processus olecrani'nin kırığına işarettir. Olecranon kırığında fragmentier ayrılmamışsa bacak ekstensiyondayken yerden kaldırıldığında ağrı belirtisi görülür; ayrıca processus olecrani doğrudan palpe edilerek tanıya yardımcı bulgular saptanabilir. Kollalateral ligamentler humerus kırıklarında olduğu gibi buradaki yapıyı destekler. Bu gibi durumlarda tanı için dirseğe abduksiyon ve adduksiyon hareketleri yaptırılır. Bu tam bir selektif test olamaz. Çünkü; omuz eklemi de hareket edeceğinden humerus'ta da kırık varsa ağrı artar ve omuzda krepitasyon duyulur gerekirse krepitasyonu duymak için steteskop kullanılır.
Koltuk altında da, bir yangının olup olmadığını anlamak için burasının kontrol edilmesi gerekir. Çünkü; buradaki m. serratus ventralis'in rupturu da bir yangıya neden olur.
Antebrachium'un Muayenesi: Regio carpalis ile regio cubiti arasındaki yumuşak dokuda genellikle yangı görülür. Sivri cisim yaralarında ise, şiddetli bir yangı görülür. Buradaki fleksor kaslardaki sert şişkinlikler oluşan fibrotic ya da ossifiye myopathy'lerin belirtileridir.
Radius'un distal yüzünde antebrachiocarpal eklemin içine uzanan oblik artikuler kırıklar da burada palpe edilebilir.
Reqio Carpalis'in Muayenesi: Karpal eklemin dorsal ve palmar yüzündeki şişkinlikler kolaylıkla görülür. İnterkarpal ve antebrahiokarpal eklemlerin arasında oluşan sivri şişkinlikler m.ext.carpi radialis tendosunun medialinde oluşur ise, bu yonga kırığının bir belirtisidir. Karpal eklemin çok yaygın şişliği synovitis, capsullitis, artikuler kırık, dejeneratif eklem hastalığı ve proliferatif eksostoz'un belirtileri olabilir. Karpus'un üzerinden geçen ekstensor tendoların sinovyal kılıfları (tendovagina) şişkin ve gergin olabilirler; bu hal synovitis yahut tendosynovitis ya da rupturun belirtileri olabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder